Bugün sektörün dış pazarda iddialı isimlerinden biri olduklarını
iddia eden Karadeniz, “Bir analiz yaptık ve hedef kitlemizi belirledik.
Türkiye’nin kırılganlıklarını ve yatırım potansiyelini de hesaba
katarak, ağırlıklı olarak yurtdışı çalışmaya karar verdik. Tüm
planlarımızı da genel olarak ihracat üzerine yapıyoruz. İhracat
üretimimizin yüzde 80 diyebiliriz. Dış pazarda ihracat yaptığımız 22
ülke içinde en çok hizmet verdiğimiz bölgeler, Kuzey Afrika Ülkeleri,
İngiltere, İspanya, Belçika, Almanya. Bunların arasında en yüksek payı
Kuzey Afrika ülkeleri alıyor. Kuzey Afrika çok büyük bir pazar aynı
zamanda da ekonomik kırılganlıkların az olduğu bir bölge” dedi.
Türkiye’de rekabetin çok fazla olduğuna değinen Karadeniz,
çalıştıkları en zor pazarın da Türkiye olduğunu söyledi. Hizmet
verdikleri alanlarda birtakım sıkıntıların yaşandığını dile getiren
Özcan Karadeniz, “Bunun yanında Türkiye yatırım altyapısı en pahalı
ülkelerden bir tanesi. Bir de ara eleman sıkıntısı çözülemiyor. Bu
sorunun da meslek liseleri ve devamında üniversitelerle çözülmesi
gerekiyor. Değişen teknolojiler okullarda öğretilmiyor. Firmaya
aldığınız elemana ciddi bir eğitim vermeniz gerekiyor. Gelişen iş
kollarını iyi algılayıp o yöne eleman yetiştirmek önemli. Bu Türkiye’nin
de sanayicinin de problemi. Bir de denetimlerde eksiklikler var. Bir
takım normlar ve standartlar belgeleniyor ama kâğıt üzerinde kalıyor.
Bunların denetimi yapılmıyor” ifadesini kullandı.
Gigant Endüstriyel Mutfak Sanayi’nin 5 bin metrekare kapalı alanda,
iki farklı üretim yerinde 90 çalışanıyla faaliyetlerini sürdürdüğünü
kaydeden Karadeniz, tam kapasite hizmet verdiklerini ifade etti.
Pişirici grupları, tezgâh grupları, hazırlık grupları, açık büfe, servis
üniteleri ve soğutucular üreten firmanın, kişiye özel ürünler de
yaptığından bahseden Karadeniz, “Ürünlerimiz standart ve özel imalat
olmak üzere iki grupta toplanıyor. Özel imalat ürünlerimizi müşteri
isteğine göre şekillendiriyoruz. Özellikle pişirme gruplarında
iddialıyız. Kişiye özel istekler bu grupta çok fazla oluyor. İhracat
ağırlıklı çalıştığımız için ülkenin pişirme alışkanlıklarına dikkat
etmek durumundayız” açıklamasını yaptı.
“2010 yatırım yılıydı”
2009 kriz yılını da değerlendiren Karadeniz, 2009 yılında yaklaşık
400 bin TL’ye yakın makine yatırımları olduğunu ifade etti. 50–60 bin TL
civarı da kalıp yatırımı yaptıkları bilgisini veren Karadeniz, 2009’un
kendileri için bir yatırım yılı olduğunu aktardı. 2009 yılında 7 milyon
TL’lik ciro yaptıklarını belirten Karadeniz, “2010 yılının da verimli
geçeceğini öngörmüştük. Bu yılı da 17 milyon TL ciro ile kapattık. 2010
yılında üretim artınca yeni bir üretim alanı aradık. Kısa sürede
pişirici gruplarının üretimini ayırdık. Yeni binamız 3 bin metrekare
kapalı alana sahip. Aynı zamanda makine yatırımımız da devam etti. 1
milyon TL’lik makine yatırımı gerçekleştirdik. Kasımpaşa’da da 200
metrekarelik bir showroom açtık. Ürünlerimizi teşhir de etmek istedik.
2010 tam anlamıyla yatırım yılıydı diyebilirim. Çalışan sayımız da iki
katına çıktı” diye konuştu. Karadeniz 2010 yılında yapılan yatırımların
sonucunu bu yıl aldıklarını ve öngördükleri büyüme rakamıyla yılı
bitireceklerini söyledi.
|
